Koçluk, gelişmiş ülkelerde en hızlı büyüyen
sektörler
arasında ilk sıralardadır.
Koçluk hizmeti, istenen performansa ve yaşam
tatminine
ulaşmak için koç ile hizmet alan kişi ve kurum arasında kurulan
profesyonel,
planlı bir gelişim ilişkisidir.
Peter Drucker; “Bir kuruluşta güçlü yanları
etkin
kılmak ve zayıflıkları da önemsizleştirmek mümkündür.” der.
İşte... Koçluk da yaklaşım olarak kişilerin güçlü yanlarını
daha etkin ve verimli
kılmak üzerinde çalışır.
İşte… Koç, kişi ve kurumların hedeflerine
ulaşmasında daha
fazlasını yapabilme ve daha fazla sonuç almak için odaklanmayı sağlar. Koç
potansiyeli aktive eder.
Profesyonel Koçluğu tanımlarsak; bireyler ve
kurumların
performanslarını arttırarak iş ve özel yaşamlarında sıra dışı sonuçlar
elde
edilmesini sağlayan sürekli bir mesleki ilişki olduğunu görürüz. Koçluk
süreci
sonunda ;danışanlar öğrenme ve problem çözme kapasitelerini geliştirir,
kişisel
performanslarını artırır ve yaşam kalitelerini iyileştirir.
Kurumsal Koç ise, yönetici ve kurumların gizli
potansiyelini
aktive eden kişidir. Tüm fonksiyonlarda; daha başarılı, daha doyumlu,
etkin bir
sistem yaklaşımı ile danışanlarına denenmiş araçlarla destek verir.
Tabii ki bu
desteği temel koçluk yetkinlikleriyle yapar. Kurumlara koçluk için,doğal
olarak
yönetsel deneyim ve donanımda yetkinlik ön koşuldur.
Koçluk ilişkisinin amacı, koçluk alan kişi ve
kurumların
kendi belirledikleri hedefe, koçun desteğiyle ulaşması ve sorunlarının
üstesinden tek başına gelmeyi
öğrenmesidir.
Galileo ise şöyle der; “ Kimseye bir şey
öğretemezsiniz
sadece cevabı kendi içinde bulmasına yardımcı olursunuz.”